Geriye dönüp bakıyorumda bu İngilizler ne menem insanlarsa, fizik, kimya ve biyoloji kanunlarını onlar keşf etmiş, sanayi devrimini gerçekleştirmiş,
yetmemiş birde dünyayı işgal edip sömürgeleştirmiştir.
İngiliz kimyacı Dalton kendi adıyla anılan atom teorisinde, Katlı oranlar kanunu bulmuş, bununla bileşikler belirli ekivalens ağırlık oranlarında atomların birleşmesinden ve bunların katlarından meydana geldiğini tespit etmiştir.
Fizikçi Niwton, mekanik kanunları tespit etmiş, kütle çekim kuvveti olan yer çekim ivmesini bulmuştur.
Yerçekimi eleştirisi
Gezegenlerin kütle çekim kuvvetine bağlı olarak, hareket ettiğini formülleştirmiştir.
Darvin biyolojide devrim yapan canlıların evrimleşme teorisini ortaya atarak bütün batıl inançları yıkmıştır.
Evrimleşme eleştirisi
Biz bu evrimleşmeyi Covid 19 döneminde yaşayarak, virüsün sık sık şekil değiştirip daha dayanıklı hale geldiğini gözledik.
Ama bunların hiçbiri dürbünü geliştirerek gezegenlerin hareketini izleyen ve dünyanın güneş etrafında döndüğünü söyleyen İtalyan Galileo gibi kilise tarafından yargılanıp ev hapsine çarptırılmamıştır.
Kiliseye göre dünya sabit duruyor, güneş ise sabah doğup akşam batarak dünyanın etrafında dolaşarak hareket ediyor. Dürbünle değil çıplak gözle bundan başkası zaten izlenemezdi.
Yukarıdaki düşüncelerin hepsi genel dünya inancına ters düşmekte idi. İngilizler düşünürleri eleştirmiş ama hiç bir şekilde cezalandırılmamışlardır.
Belki bunda İngilizlerin Katolik değil Protestan olmalarının etkisi vardır.
Sağ osun İngilizler, dünyada kral, krallık insan zihniyetinden silindiği halde onlar halen yaşatıyorlar. Onun mantığını da turizmden gelir sağladıklarına bağlıyorlar.
Fransızlar, modern kimyanın kurucusu, kimya laboratuvarına teraziyi sokan, metal oksitlerini analitik olarak kantitatif değerlerde tespit edip, yanmada ortaya atılan filajiston teorisini yıkan kimyacı ve fizikçi Lavazye'yi devrim sırasında giyotinle başı kesilerek idam etmişlerdir. Fakat fikirlerinden dolayı değil, devlet görevinde iken zimmetine para geçirdi suçlamasını öne sürmüşlerdir.
İnsan oğlu bilemediği şeye hep bir ruh yakıştırması yapmıştır. Yanma ve metalik oksitlenme sırasında gözle görünmeyen havadaki oksijen gazının reaksiyona girdiğini bilemediklerinden, bu olaya ateşin ruhu filajiston demişlerdir.
İngiliz kimyager Priestley oksijeni havada bulunan bir gaz olarak tespit edince ateşin ruhu olarak adlandırdıkları filajiston ortadan kalkmıştır. Oysaki ruh insan oğlunun icat ettiği aslı olmayan bir kavramdır.
Ünlü antik yunan düşünürü Sokrates gençlere dinsizlik düşünceleri aşılıyor iddiasıyla zehirli baldıran otu yedirilerek idam edilmişti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder